merhaba kemal bey nasılsınız? kemaldi değil mi? isminizi komol
olamayacağını düşünerek bir akıl yürütme yoluyla buldum, umarım yanlış
anlamamışımdır.
sağlığınızı sıhhatinizi sormama sanırım hacet
yok. bir beygir kadar mukavemetli olduğunuzu dün gece bir kez, bir kez,
bir kez, bir kez ve toplamda dört kez daha hatırlattınız. gelen
konuklarımızı hakkıyla ağırladığınız için nacizane bir komşunuz olarak
gururlanmadım değil. gerek semtimizin aydınlık yüzünü, gerekse
ecdadımızın temel meşgalelerini koruduğunuz ve yaşattığınız için minnet
duydum. insan minnet duyarken o an yaşanan ne varsa hepsini paket olarak
duyuyor elbette. bu da bizim müteahhitlerimizin ucuza kaçmalarından
kaynaklıyor canım. yoksa herkesin irili ufaklı minneti kendine.
komol
bey, dün gece ne güzel bir geceydi değil mi? gerçi sizinle olan
münasebetimiz sabah 4'ü buldu. o kadar içildikten sonra eve o saatte
girmek de normal ama. evinizi çok sevdiğinizi ve hiç eli boş
gelmediğinizi bilirim. sabahın körü de olsa bu tutkunuza yine bağlı
kaldınız ya vallahi helal olsun. gerçi o içkiler nereye içildi hiç
anlamadım, maşallahınız var :)
inanır mısınız bazı sabahlar
nefesinizi ensemde hissediyor ve irkilerek uykumdan uyanıyorum. siz bazı
gerçeklerin üzerinde yoğunlaşırken ben aynı saatlerde o gerçeklerin
rüyasını görüyor oluyorum. yani küçük bir empati yaparsanız olayın en
civcivli yerinde aşağıdan gelip sizin zilinizi çalmam gibi bi şeye
tekabül ediyor bu durum. aşka olan saygımdan elbette böyle bi şey yapmam
mümkün değil ya da bir diğer deyişle beni de sikersiniz diye
korkuyorum. o yüzden nöbetçi yengenin "çoooooooooooooook
güzeeeeeeeegghhhllll" nidalarını yorganımın altından, biraz da sinmiş
ezik bir garson boy çocuk gibi dinlemeyi tercih ediyorum. bu esnada
ister istemez zihnimde iki çıplak bedenin silueti beliriyor. fakat
tahmin ettiğiniz gibi bir görüntü değil bu. daha çok boyunlarından
eritilmiş kuyruk yağı akan ve birbirine dolanmış iki adet lombak
karakteri gibi...
komohhh bey samimi söylüyorum ki artık
samimiyiz diye düşünüyorum, bu kadar kadını nasıl düşürdüğünüzü de
keşfedemiyorum. fiziksel olarak bodrum veya marmaris'de gündüzleri halk
plajında takılıp geceleri barın üstünde lambada yapan emektar erkek
arkadaşlarımıza benziyorsunuz. ankara küçük yer, gittiğiniz bi kaç yerde
rast geldim de hep entel-tiyatrocu-bohem vatandaşların hayatlarını
erittiği mütevazi barlardı. acaba umutsuzlara umut olmak için mi böyle
bir yöntem seçtiniz ki? olaya sosyal sorumluluk olarak mı
yaklaşıyorsunuz acaba? vardır bi bildiğiniz diye düşünüyorum.
sizi
daha fazla meşgul etmeyeceğim. malum git-gel yol yorgunusunuz. kendimle
ilgili değişimlere katkıda bulundunuz, bunu da söyleyeym dedim. allah
razı olsun, artık saat 6 dedin mi ayaktayım. ne bir uykululuk hali, ne
bir yataktan çıkamamak. bu sabah gelmeden önce 4 çeşit yemeğimi de
yaptım, artık akşama ayaklarımı uzatıp bir sonraki bölümünüzü heyecanla
beklemek kaldı. beri yandan insani ve hormonal bi takım taleplerimi
yitirdiğimi de söyleyim de sevinin hadi hadi :) işte bu da sırf bi takım
zevkler uğruna belki de yanlış insanlar seçmeme mani oldu. seks hayatım
bitti tşk :)
gerçek bir öğretmenmişsiniz sevgili komşum. hem de hayat gibi, sike sike öğrettiniz!
hakkınızı helal edin, kombiyi de çıkarken kapatın. sıhhatler olsun.
altta kalan komuşunuz : tanrı şiva
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder